Özellikle hiçbir şey yapmadığınız halde bile yorgun hissediyorsanız bunun sebebi kansızlık yani anemi olabilir. Kansızlık, kan miktarının azalması değildir, bu en çok bilinen yanlıştır.
Kansızlık, kana kırmızı rengini veren alyuvarların içindeki oksijen taşıyan hemoglobin proteinin azalmasıdır. Dünya nüfusunun %25’inde kansızlık görülür. Türkiye’de en çok neden olan durum demir eksikliğidir. Demir eksikliği kapamak adına özellikle çocuklarda kan şurubu diye geçen ilaçlardan kullanılır. Hemoglobin yapımındaki 3 temel etmen demir, B12 ve folik asittir. Hemoglobin üretilebilmesi için üçünün de olması gerekmektedir. Ancak üçü de normal seviyedeyken de kansızlık meydana gelebilir.
Kemik iliğinin yetersiz olması, hatalı çalışması yada kanın damar içinde parçalanması kan kaybı oluşmasına neden olabilir. Özellikle hamilelik döneminde kansızlık meydana gelmesinin sebebi de demir eksikliğidir. Demir eksikliğini kapamak bazen zor olabilir çünkü yeterli miktarda C vitamini alsanız dahi kalsiyum onun emilimini engelleyebilir. Nefes darlığı, göğüs çarpıntısı, çabuk yorulma, baş dönmesi, baş ağrıları ve bayılma kansızlığın belirtileri arasındadır.
Kansızlık durumunda iç hastalıklar yani bölümüne gidilmelidir. Doktor ilk olarak kansızlığa neden olabilecek belirtileri ne zamandır gördüğünü, belirtilerin nelere bağlı olarak artıp azaldığını öğrenecektir. Tüm bu soruları fizik muayenesi takip eder. En önemli teşhis koyma yöntemi de kan sayımı yani CBC’dir. Kan sayımı sayesinde kolayca kansız olup olmadığınız öğrenilebilir. Eğer kansızlık daha ciddi bir durumdaysa, vücutta bazı bulgular ortaya çıkmaya başladıysa damardan tedaviye geçiş yapılır. Kansızlık teşhisi konduktan sonrada tedavi aşamasına geçilir.
Kansızlık tedavisinde sadece değerleri yükseltmeye odaklanmam yanlış olacaktır. Örneğin demir eksikliği varsa değerler normale dönünce hemen tedaviyi bırakmak doğru olmaz, tekrarlanmaması için çalışılmalı ve altta yatan başka bir hastalık olup olmadığı araştırılmalıdır. Tedavide genelde ağızdan ilaç almak yeterli olur. Tedavi başladıktan 2 ay sonra hemoglobin seviyesi normale döner. Ayrıca beslenme düzenine ayrı önem gösterilmeli, kan yapıcı besinlerin bulunduğu bir program hazırlanmalıdır.
